Oğlum her sene Babalar Günümü kutlar. Bunun anlamını bilen bilir. 

Anne olmak zaten genlerimde var. İstemesem de, o portrenin çizdiği özelliklerin azı da çoğu da, benliğime işlemiş. 

Babalık ise pek genlerle gelen bir şey değil. Başkaca, yani 'babaca' özellikler gerektiriyor. 

Görevi hakkıyla yerine getiren için şartları daha ağır olabiliyor.

Öte yandan, Babalar Gününü kutlamadıklarım da var.

Genellikle...
Babalık müessesesi ve sorumluluğu,  o erkeğin, o ailede görev edindiğin sürece ve oranda gündemde oluyor.

Bir şekilde aile dağılır da, babanın başka bir hayatı gündeme gelirse, çocuklara kalan hep anne oluyor. 

İlginç bir şekilde, baba,  babalığını alıp gidebiliyor!

O zaman adı, 
"Arasıra baba" oluyor. 
"Uzaktan baba" oluyor.
" Ben karışmam" baba oluyor

Çünkü genler öyle dizilmiş!

Erkeklerin çoğunluğu arkasına bakmamaya şartlanmış. Bir süre devam eden ilgi, önce manevi bağların kopması, sonra da maddi bağların kesilmesi  hikayesi ile son buluyor.

Anne hep var. 'Hastalıkta, sağlıkta, iyi günde, kötü günde, fakirlikte, zenginlikte...'

Bu aslında,  evlenen çiftler arasında değil de; sadece anne- evlat arasında gerçekleşen bir  yemin olmalıymış!.

Evlilik yemini ise buza yazılan bir söz. 
.......
Bayramınız ve Babalar Gününüz kutlu olsun.