Amansız çalışılan günler, haftalar ve ayların sonunda;seyyah olmak, yola dizilmek zaruri bir ihtiyaçtır.Kültürel,gastronomik,keşfetme dürtüsü ön plandadır.Tabi ki, gidilen bölgeye göre bu ihtiyaçlar, yanıt bulur. Altyapı(yollar, konaklama tesisleri, ulaşım araçları vs) turizm denilen olgunun en önemli yapıtaşıdır.Hele de kaliteli eğitilmiş personel olmazsa olmazıdır. Ülkelerin turistik gelişmişliği buna bağlıdır.
2020 yılı ;turizm emekçilerine kötü bir süpriz yaparak başlamıştır.Covid 19 un pandemiye dönüşmesi, seyahat kısıtlamaları sektörü adeta içinden çıkılmaz bir cendereye sokarak, tüm çalışanlarını ve paydaşlarını işşiz bırakmıştır.Bu sınıfta başı Profesyonel Turist Rehberleri çekmiştir.Konuştukları yabancı diller, tarih, coğrafya, sanat tarihi birikimlerinin yanında, dünya nın her yerinde çalışarak adeta turizm elçileridirler.Peki şu an bu insanlar ne yapmaktadırlar derseniz:
*Genelde serbest meslek erbabı olunca kısa çalışma ödeneği alamamaktadırlar,
*10 bin tl devletçe kredi kolaylığı sağlanmıştır. Ama çok düşük bir oranda onay almışlardır. Aylık sanmayın lütfen..
*Bağlı bulundukları üst grup olan Tureb bile kokart ücreti ödenmeden kimlik vermemektedir, değil aidat kolaylığı yapsın...
Yaklaşık 10 aydır başka alanlarda istihdam arayışlarındadırlar. Kimisi çağrı merkezlerinde, kimisi emlakçilık yapmaya mecbur olmuşlardır.Malum, aile bacası tütmeli, eve ekmek gelmelidir..
Kıssadan hisse;bir ülke nadir yetişen değerlerine kol kanat germeli, onlara bu zor günleri geçirebilecek politikalar uygulamalıdır. Ekonomik yardım olarak algılanan bu zihniyet, biraz da moral yardımıyla ayakta kalmamıza vesile olmalıdır.Zira, pandemi bir gün mutlaka bitecektir, ama moral bozukluğuna haiz turizm emekçileri adeta yeni bir meslek bularak sektörden el ayak çekecektir. Nitelikli personel, bir ülke turizminin merkez bankasıdır..