Mareşal Tito’nun ‘’kendi kendine yönetme ve yetme’’ felsefesi, eski Yugoslavya’nın adeta çimentosu olmuştur. Karadağ’ın Bar ve Hırvatistan’ın Ploçe hatları, demiryollarıyla desteklenecek ve tüm birlik ülke ürünleri, dünyaya buralardan ihraç edilecektir. Demiryolları gelişmiş bir ülke, bağımsızlığa bir o kadar daha yakındır.
 
Kotor Körfezi’ni arkamızda bırakıp, Dubrovnik’e geçmek için Herceg Noviden son virajı alarak en uzun bekleyişli sınırlardan birine  Karosiviçi’den girilir. Yolculuğunuzda, Güney Balkanların en güzel fiyortları bitmiş, yerini mimarisi ve temizliği, denizinin berraklığıyla Hırvatistan almıştır. Dubrovnik sınırdan yaklaşık bir saat 20 dakikadır. Gittiğiniz yer tarihin en eski Cumhuriyetlerinden biridir .Game Of Trones adlı dizi sayesinde şöhreti daha da katlanmış olarak karşımıza çıkar. Gemi yolcularının sürekli dolaşımda olduğu tarihi Ploçe kapısından ilerlerken, şehrin koruyucu azizi, Sivaslı Aziz Vlaho (Blaies) niş içinde sizi karşılar. Venedik yapımı surları, kiliseleri, 15.Yüzyıl dönemi Onofrios çeşmeleri, Avrupa’nın ilklerinden olan eczanesi, manastır yapıları, gümrük binası, rektörlük sarayı ve daha nice tarihi yapılarıyla harika bir şehirdir Dubrovnik. Yugoslavya iç savaşlarından nasibini almış yapılar değildir sadece; kaybedilen bedenler, isimleriyle Sponza Sarayı’nın alt galerisinde sergilenir. Zaman olarak kısıtlı iseniz 2.5 saatte rahatlıkla gezebilir, öğle yemeğini limana yakın Vlaho Kilisesi karşısındaki Dradska Kavana’da alabilirsiniz. Ahtopot yeyip,  kırmızı veya beyaz şarap içmeden ayrılmayın. Hırvatlar ırk olarak ne kadar Ğüney Slavları’ndan denilsede, Slav-İliryalı-İtalyan karışımı güzel bir ırkı temsil ederler. Koyu Katolik olmaları, coğrafyanın diğer büyük abisi Sırplarla devamlı yarış içinde olmalarını sağlamıştır. 2.Dünya Savaşı’nda Almanlara yardımcı olan Ustaşa faşist örgütü, Sırp örgüt Çetniklerle amansız girdikleri savaşta, Katolik coğrafyanın yardımıyla Yugoslavya’dan ayrılan ikinci ülke olmuştur.
 
Hırvatistan, binlerce irili ufaklı adaya sahip olup, bizdeki mavi yolculuğun farklı bir boyutunda sizi cezbeder. Ston bölgesinde tadacağınız gençlik iksiri istiridyeleri, midye ve tuna balıkları, Peljesac yarımadası şarapları,p eynirleri ülke gastronomisinin ana ayaklarıdır. Kryka şelaleleri mutlaka gezilmelidir. Split ve yöresine yolunuz düşerse de hiç kaçırmayın derim.
 
Gün sonuna doğru, Dubrovnik günbatımı yaparak yine eski bir Yugoslavya Sırp Cumhuriyetine geçiş yapılır .Brgat’ta yapılacak yeni sınır kapısı önemli. Zira savaşta, tilki Hırvat politikacı Tujman; Hersekli tüm Katoliklere Hırvat pasaportu vererek, bu bölgede bitmeyecek bir sorunun fitilini ateşlemiştir. Yazın, bu insanlar adeta denize girmek ve otellerde çalışmak için sınır kapısına yığılırlar. Sonuç, yolculuğun 1 saat süreceği Trebinje için saatlerce bekleme yapılır. Ne tuhaftı rki, yarım yüzyıl aynı çatı altında yaşamış bu insanlar, bir savaşla ayrılsa da, hala ticari olarak birbirlerine ihtiyaç duyacak kadar da yakındırlar. Hafta sonları, Dubrovnik halkının bir bölümü, Sırp bölgesi olan Trebinje’ye akın ederler. Arabası bozulmuş, tamir amaçlı, boya vs burada çok uygun fiyata yapılır. Şimdi kendi kendinize soracaksınız bu insanlar dil olarak anlaşabiliyorlar mı? Tuhaflıkta buradadır, Sırpça-Hırvatça dili tüm Yugoslavya’da  okullarda öğretilen dil olmuştur. Dil bu coğrafyanın birleştirici harcıdır.
 
Sınırdan sonra  ,eski Osmanlı kalesi, taş evleri,  Osman Paşa Camii, harika kokulu ıhlamur ağaçlarıyla çevrili meydanına  Trebinje’ye varılır. Taze pişmiş bir Balkan böreği fırından alınarak, meydandaki kafelerden birinde çayla yudumlanır. Bölgenin aromatik bitkileri burada yetişir. Meydandaki Hercegovacka’dan, başta papatya ve kekik olmak üzere onlarca çay ve yağlarından almadan dönmeyin. Şarapseverler, özellikle lokal manastır şaraplarından ve peynirlerinden yolluk alabilirler Fiyatlar gayet ucuz olup, Hırvatların niye buraya alışveriş yapmaya geldiklerini doğrular niteliktedir. Şehrin içinden geçen Trebişniça Irmağı, bulunmaz bir nimet olup bölgeye can vermiştir. Bu ırmak üzerindeki baraj, Tito döneminde Karadağ’ın büyük bölümüne elektrik vermiştir ve vermeye devam etmektedir. Haftaya,Mostar-Sarajevo turumuzu dillendirelim, Kalın sağlıcakla…
Yücel Taşyürek 
Profesyonel Gezi Rehberi
Karadağ Kotor Körfezi
 
Kotor Körfezi
 
Dubrovnik