Arnavutluk, İstanbul-Tiran uçuşlarıyla keşfe her zaman açık bir ülkedir.Türk kimliğinizle rahatlıkla gezinip,güzel Adriyatik sahillerinde yüzebilirsiniz. Oldukça ucuz ve başarılı bir mutfağa sahiptir.İşkodra konaklamalı turlarda bunu yakından tatbik etme şansınız doğar.
İşkodra Osmanlı'nın Karadağ’a sınır ikmal yolları üzerinde olması itibariyle;harika bir kaleye sahip, adını taşıyan doğal bir gölle çevrili bir sınır yerleşimidir. Sabah erken yola çıkmanız gerekir ki, aynı gün 3 ülke görebilesiniz..Sabah İşkodra gölü, tütün tarlaları ve üzüm bağlarıyla size eşlik ederek uğurlar. Hani İ Hotit sınır kapısından Karadağ’a giriş yapılır.
Eski Yugoslavya’nın en küçük ülkesi Karadağ, Sırplar’dan ayrılarak,herkesi şaşırtmış bir ülkedir. Doğası adeta el dokunulmamış derecede temiz,doğal ve vahşidir. Adriyatike indikçe, Rus-Sırp mafyasının eseri yeni yapılaşma bölgelerine inşa edilen yeni binalar göze batar .650.000 nüfusuyla, başkenti ana kıtada bulunan Podgorica kenti yeni endüstriyel altyapıya doğru koşmaktadır. Eski adı Titograd,Tito'nun kenti. Ülke dağlık, Adriyatik denizine parelel uzanmış Alp uzantılarıyla ve ormanlarının rengiyle Karadağ adını hakeder.Son yıllarda Bar, Budva şehirleri yabancı misafirlerini otellerinde ağırlamaya başlarken, Kotor limanı büyük yolcu gemilerinin ana karşılayıcı görevini üstlenmiştir. Venedik-İtalyan şehir mimarisi hemen hemen her kıyı kentinde aynı stil ve nizam da vücut bulmuştur. Bar, Arnavut azınlık nüfusunun en yoğun yaşadığı kenttir.Osmanlı-Arnavut mimarisi eski Bar sokaklarında size merhaba der. Kıyı şeridinden Budva'ya yol alırken, Aziz Stephan adası karşısında fotoğraf molası mutlaka vermeniz gereklidir. Şu an zengin asyalı bir gurubun himayesinde lüks butik otel olarak işletilen ada, zamanında Tito önderliğinde jet sosyetenin uğrak yeri olmuştur. Budva Koto'run minyatürü dür adeta.Venedik kale şehri, dar sokakları bugün adeta Türkiye'den gelen esnafla içiçe geçmiştir.Şehrin sembolü dans eden balerin heykeli yanıbaşındadır.
Kotor, coğrafyanın en güzel şehridir. Sırtını İvan dağına dayamış, dağ-deniz-kar heveslilerine ben burdayım diyerek adeta davetiye göndermektedir. Kale kapısından farklı isimde meydanları bağrında taşır; utanç, silah, kiliseler, un meydanları gibi. Onlarca kafe-restoran bulunan şehirde yemeği deniz kenarında yiyebilirsiniz. Ama kısıtlı zamanda 5 dakika yürüyüş mesafesinde TANJGA da bir biftek yemenizi salık veririm.Yazın korkunç kalabalıktan sizde nasibinizi alırsınız. Sinirlerinize hakim olmanız sizin yararınızadır.Trafik, gemiler,i nen binen turistler vs vs.Kuşadası esnafı adeta buranın 1/10 butiklerini işletmektedir dersem abartı olmaz. Dericisinden, seramikçsine kadar Türk esnaftır. Gezi Kotor fiyordu boyunca devam eder ve yahut Tivattan, Lepataneden feribotla karşıya geçerek,avrupanın güney fiyordlarını gözlemleyerek yolunuza devam edersiniz.Bir zamanlar Yugoslav ordusunun deniz üssü bugün ülkenin en prestijli konut-yatlimanı projesine evrilmiştir.Porto Montenegro…
Karadağ, doğal güzelliklerinin yanında size tüm sportif aktivite ve yürüyüş-trekking, dağ konaklama tesisleri,kayak,avlanma, balık tutma gibi aktivitelerle zengin dinamik bir altyapıya ulaşmıştır.İstanbul-Podgorica uçuşlarıyla bir hafta sıkılmadan,doyasıya gezebileceğiniz,raftingten,doğa yürüyüşlerine,denizde balık tutmadan yat yolculuğuna kadar değişik aktivitelerle zaman geçireceğiniz iddalı bir destinasyondur. Özellikle Budva da restoran yokki Türk rakısı bulamayasınız.Ülke ucuz ve mutfak başarılıdır. Süt ve süt ürünleri, şarapları harikadır.
Evet,bu hafta Karadağ’a fazla yer verdim, zira uygun ve cazip bir ülke. Gelecek hafta Hırvatistan ve Hersek yolculuğumuzu dillendirelim.
Kalın sağlıcakla..
Yücel Taşyürek
Profesyonel Gezi Rehberi