Temmuz sıcağı çok fenadır, Anadolu'da kötü yakar. Temmuz'da o kör sıcağın içinde bir de yobaz ateşi yakıyorsa geriye yürek yakan türkü ve şiirler kalıyor. Bu ülkede 31 yıl önce bir Temmuz sıcağında 33 canımız diri diri ateşte yakıldı. Acımasızca, hunharca insanlık  dışı akıl almaz bir yöntemle 33 aydın, şair, yazar ve genç insanımız ateşler içinde kora döndü. 2 Temmuz 1993 Cuma günü Sivas'ta, yakarak insan yok etme tarihine gerici yobazlar 33 can daha ekleyerek insanlık suçu işledi. Pir Sultan Abdal Şenlikleri için Sivas'a gelen yazar ve şairler Madımak Oteli'nde ateşe verildi. "Cumhuriyet Sivas'ta kuruldu, Sivas'ta yıkılacak" sloganıyla sokaklara dökülen kendini bilmez kişiler aydınların canlı canlı yanarak ölmesini izledi. Ölümü izleyen sadece yakan yobazlar değildi. Dönemin hükümeti de olaylara karşı kör ve sağır olmuştu. Gerekli önlem ve tedbir alınmadı. Meydan gerici yobazlara boş bırakıldı. Sivas'ta günler öncesinde gerici yerel basında başlayan  ve Aziz Nesin üzerinden yürütülen linç kampanyası Cuma namazı sonrası toplanan kalabalıkların Madımak Oteli'ne yürümesi ve yakmasıyla sonuçlandı. 31 yıldır kanayan bu yara yapılan yargılanmalarla daha kötüleşti. Sivas davası yıllar önce zaman aşımına uğradı ve dosya kapandı. Ama yüreklerde, gönüllerde bu olay kapanmadı hiçbir zaman da kapanmayacak. Sivas'ta yananların acılarını gelecek kuşaklara hep aktaracak. 

KALANLAR ÖLENLERE ŞİİRLER YAZACAK!
Madımak Oteli ateşe verilmiştir. Aydınlar otelin merdivenlerinde dumanlar arasında kurtarılmayı beklemektedir. Dışarıda kendinden geçmiş çıldırmış gerici topluluk içeride canların yanmasını beklemektedir. Ateşler arasında İzmirli şair Metin Altıok'un sözleri tarihe geçer. "Geride kalanlar, ölenler için şiirler yazar"... Ne acıdır ki, 31 yıldır o şiirler sayısız şekilde yazıldı. Ağıtlar yakıldı, türküler söylendi. Madımak'ın acısı her yıl artarak devam etti. Katliam da acılar da tarihe not düşülerek yaşama yeniden dönüldü. 

Atatürk ve Türk Silahlı Kuvvetleri Atatürk ve Türk Silahlı Kuvvetleri

Son cümle: "Sivas'ta yananlar acılı olsa da hep ayakta dimdik. Yakanlar ve onların devamı yeni bir insanlık suçuna kadar hep saklanacak!"...