Dünyayı tehdit eden en büyük tehlike iklim değişikliği ve küresel ısınma. İçilebilir suya erişim gittikçe zorlaşıyor. İşin Türkçesi Dünya tükeniyor. Toprak, su, hava bildiğimiz tüm yaşam kaynakları bozuldu. Yaşanmaz bir çevrede sağlıksız toplumlar olarak geleceğimiz belirsizliklerle dolu. İşte zorlaşan bu çevre koşulları içinde yeni yaşam alternatifleri ortaya çıkmak zorunda kaldı. İnsanlar daha temiz bir çevrede sağlıklı bir hava için kaçış planları hazırlıyor. Bu kaçışın ilk adımı kendi ellerimizle beton yığınları hale getirdiğimiz şehirlerden uzaklaşmak oluyor. Son yıllarda daha da kalabalık olan tatil yörelerine alternatif olarak yeni bir olgu yerleşmeye başladı. Bu yeni yaşam şekli "Ekolojik Köyler". Doğanın insana değil de, insanın doğaya uyum sağladığı sağlıklı yerleşim birimleri yeni kurtarıcımız oldu. Canlı popülasyonunun yüksek olduğu temiz enerji ile doğal tarım ürünlerinin yetiştirildiği bu köyler, bir anlamda insan nesline aslına ve doğaya geri dönüş imkanı sunuyor. Betonlaşan dünyada daha yeşil bir ortamda nefes almak en büyük özgürlük haline geliyor. Temiz hava yoksa çok iyi biliyoruz ki, zenginlik ve refah da yok. Tıp alanındaki hızlı gelişmeler biraz da hastalıkların daha hızlı ortaya çıkmasıyla ilgili değil mi? Aslında insanoğlu geçmişte her çareyi doğada bulmuş. Doğa yapısı gereği bize her şeyi sunmuş. Biz doğayı kendi ellerimizle yok etmişiz. Şimdi oturup çareler arıyoruz.
MİD PHOKAİA EKOKÖY BİR NEFES ALMA PROJESİ
İZSİAD'da başkanımız Hasan Küçükkurt ve üyeler olarak yeni bir projeye daha imza atıyoruz. İZSİAD üyeleri, Türkiye'nin en büyük ekolojik köyünü Foça'da kuruyor. "Hayalinizdeki köy: Mid Phokaia Ekoköy" sloganıyla çıktığımız yolda İzmir'de doğaya sağlıklı geri dönüşün yollarını açıyoruz. 510 dönüm arazi üzerinde başlayan ekolojik köy projemiz doğanın insanlara değil de, insanların doğanın kurallarına uyum sağlayacağı yeni bir alan oluşuyor. Köy kendi elektriğini üretecek. Karbon salımı olmayan kendi elektrikli araçlarıyla ulaşım sağlanacak. Doğal ortamda oluşturulan seralarda sağlıklı tarım ürünleri yetiştirilecek.
Son cümle: "Büyük kentleri el birliği ile bitirdik. Her yer beton oldu. Nefes alacak yer kalmadı. Şimdi tek çare 'yeniden doğaya dönüş'. Başka yolu yok..."
