Türkiye'de öğretmen olmak!

Abone Ol

Türkiye'nin en kronik sorunları arasında eğitim ve öğretmenlerin durumu sanırım ilk 10'a girer. Yıllardır okullar üzerinden başlayan eğitim sistemine yapılan eleştiriler,  özünde öğretmenlerin genel durumlarıyla direkt alakalıdır. Eğitimin yüksek düzeyde özelleşmesiyle birlikte sorunlar katlanarak devam ediyor. Halihazırda hiçbir zaman eskimeyen ve çözüm getirilemeyen "atanmayan öğretmenler" sorunu var. Sadece bu duruma koyduğumuz isme bakarak sorunu anlamak zor olmayacaktır. "Atanamayan öğretmenler" olarak hayatımıza giren eğitim sorunu aslında "atanmayan öğretmenler" sorunudur. Birileri atamadığı için bu gençler görevine mesleklerine başlayamıyor. Eğitim kurumları "siz öğretmen olabilirsiniz" diyerek hepsine diploma vermiş durumda. Resmi olmayan rakamlara göre ülkede 500 bin civarında ataması yapılmayan öğretmen var. Yıllardır başka işlerde geçim sağlayarak atama bekleyen eğitimciler var. Buna karşılık bazı okullarda öğretmen açığı olduğu için sözleşmeli öğretmenler derslere giriyor. Kısacası eğitim işleri karışık ve pek de düzeleceğe benzemiyor. 

ÖĞRETMENLİK İTİBAR KAYBEDİYOR!
Türkiye'de 2024 verilerine göre 1 milyon 168 bin 896 öğretmen görev yapıyor.  Öğretmenlerin yüzde 85'i devlet okullarında, geri kalan yüzde 15 ise özel okullarında mesleklerini icra ediyor. Türk Eğitim-Sen'in yaptığı bir araştırmaya göre öğretmenlik itibar kaybetmeye devam ediyor. "Size göre eğitimin en büyük sorunu nedir?" sorusuna öğretmenler, "Öğretmenlerin değer görmemesi" olarak cevap veriyor. Öğretmenlerin yüzde 80'inin hesabında ay sonunda parası kalmıyor. Maaş açısından dünyadaki meslektaşlarından çok geri durumdalar. Liyakatsiz yöneticiler, kadrolaşma, sınıf mevcutlarının fazla olması, okulların fiziki yapılarının yetersiz kalması ve hepsinden önemlisi yaşanan şiddet olayları öğretmenleri zor durumda bırakıyor. Sonuç olarak kutsal sayılan öğretmenlik mesleği zor günler geçiriyor ve iyileşmesi yönünde büyük çabalar ortaya konmuyor. Atama beklerken can kayıplarına kadar varan üzücü trajik durumlar ortaya çıkıyor. Kısacası, Türkiye'de öğretmen olmak her geçen gün zorlaşıyor. 

Son cümle: "Öğretmenler geleceğin toplum mimarlarıdır. Çocuklarımızın geleceğine kalbiyle imza atan rehberlerdir. Gereğini yapıp tüm hakları verilmelidir..."