Sevgi insanı yaşama bağlayan en güçlü duygulardan biri.
Her ne kadar kalple özdeşleştirilmiş olsa da bu işlev ile beyin ilgileniyor.
Duygular tümüyle beyinde gerçekleşiyor mutlaka.
Sevgi sabırdır, emektir, emeldir.
Anlayışla büyüyen bir bütündür ve özel bir duygudur.
Bazen bir gülümsemedir sevgi.
Yalnız yüzüyle değil ruhuyla da gülebilmeli insan.
Hani derler ya sevgi emek ister diye.
Çok doğru bir söz.
Ancak insanlar şimdilerde bu emeği uygulamaya koymak istemiyor.
Dengeyi bulup ortak bir paydada buluşmak istemedikleri için
İlişkiler de sevgi de sürekli ve kaliteli olmuyor.
Dillerde dolaşan bir söz vardır.
''Nerede o eski aşklar, sevgiler?..''
Gerçekten neredeler?
Eski sevgilere özlem duyulurken
Günümüzde her şeyde olduğu gibi
Onu da tüketme mi söz konusu acaba?
Yaşaması için emek isteyen sevgiyi
Yaşamlarına almak, geçirmek istemiyor insanlar.
Bu nedenle sağlıklı ve düzgün ilişkiler de olmuyor, olamıyor.
Sevgilerde yaşanan önemli değişim, bozulma ve kopma
Çok büyük bir hata ve yanlış olarak
Günümüzde 'Kimilerince?' normal kabul ediliyor.
Leo Buscaglia ''Birbirimizi Sevebilmek'' isimli kitabında şunları yazıyor.
'Seviyorsanız saf sayılıyorsunuz.'
'Mutluysanız önemsiz ve basit diyorlar.'
'Bağışlayıcı bir tipseniz zayıf deniyor sizin için.'
'Başkalarına güveniyorsanız aptal diyorlar size.'
'Bütün bu özelliklere sahip olduğunuzda
İnsanlar sizin sahte olduğunuza inanıyorlar.'
İşte Tüm bu bilir bilmez davranışlar
Birbirini sevmeyen ve kopuk insanlardan oluşan
Toplumlarda yaygın.
Kendiliğinden yok olmaz sevgi hiçbir zaman.
Karşılık görmediği zaman
Yine kişinin yüreğine geri döner
Ve o yüreği daha sevgi dolu bir yürek yapar.
Yüreklerinde sevgi olmayanlar mı acaba çıkarları için
Onurlarını, gururlarını ve bazen de
Yaşamlarını satıyor.
Yüreğinde sevgi barındırmayanlar
Neden bu kadar zalim oluyor?
Bu zalimlerde hiç 'Tanrı Sevgisi' olabilir mi?
Bazı sorunlu toplumlarda insanların
Gerçek ölümü ve yok olması
Hastalıklardan değil.
Sevgisiz, seviyesiz, yüreksiz hasta ruhlu insanların
Birbirlerine yaptıklarındandır çoğu kez.