İZMİR

İzmir'de anneden kuvözdeki bebeğine son dokunuş

Abone Ol

İzmir’de, 35 haftalık hamileyken beyninde tümör olduğu öğrenilen ve tanı konulduktan 1 hafta sonra vefat eden 28 yaşındaki Özlem Serbes, organlarıyla 6 kişiye umut oldu. 35 haftalık bebek, operasyonla anne karnından alınırken, genç kadından geriye ise kuvözde evladına son kez dokunduğu fotoğrafı kaldı.
İzmir’de hamile olduğu için hastaneye rutin kontrollere giden 28 yaşındaki Özlem Serbes, bir süre sonra işitme ve görmeyle ilgili problem yaşaması üzerine, 18 Eylül 2023 tarihinde Çiğli ilçesinde bulunan özel bir hastanede tekrar doktora başvurdu. Yapılan tetkikler sonucu beyninde büyük bir kitle olduğu öğrenilen 35 haftalık hamile genç kadına, beyin tümörü tanısı konuldu. Daha sonra ise doktorların planlamasıyla anne karnından erken doğumla bebek alındı. Genç kadın, tümör tanısı konulduktan 1 hafta sonra ameliyata alındı; fakat bütün çabalara rağmen beyin ölümü gerçekleşerek vefat etti.

6 kişiye can oldu
Özlem Serbes’in eşi Togay Serbes (31) ise vefat haberini alması üzerine ailesi ile birlikte genç kadının organlarını bağışlama kararını verdi. Organ bağışı talebinin kabul edilmesiyle birlikte organ nakli süreci başlatıldı. Organları bağışlanan genç kadın, 6 kişiye umut oldu. Organlar, çeşitli illerde nakil bekleyen hastalara nakledildi.
Evladına adeta veda etti, geriye bebeğinin elini tuttuğu fotoğrafı kaldı
35 haftalık bebek ise aynı hastanede kuvöze alındı. Anne Özlem Serbes, kuvöze alınan bebeğini son kez öpüp koklayarak adeta bebeğine veda etti. Genç kadından geriye ise evladını son kez gördüğü, elini tuttuğu fotoğrafı ve mutlu hâtıraları kaldı.
Sağlık durumun iyi olduğu öğrenilen bebek ise daha sonra taburcu edildi. Özlem Serbes’in eşi Togay Serbes de, genç kadının defin işlemlerinin ardından hastanede doktorları ziyaret etti.“Eşim sadece bize, çocuğumuza değil hastalara da dokundu, umut oldu, can oldu”
35 haftalık hamile eşini kaybeden eş Togay Serbes ise “Hastaneye ayın 18’inde kontrol amacıyla gelmiştik. Bebeğimizi yaklaşık bir ay sonra almayı bekliyorduk. Beklenmedik bir olayla karşılaştık. Bir anda doğuma alacaklarını ve ardından eşimin beyninde tümör olduğunu söylediler. Biz zaten şoka girmiştik o anda. Eşimin beyin ölümünün gerçekleşmesinden saatler öncesinde organ bağışını düşündüm ve ilk olarak aileme danıştım. Kendileri ilk olarak duygusal açıdan yaklaştıkları için çok olumlu yanaşmadılar. Eşimin beyin tümöründen dolayı bir haftadır hastanede olduğunu; ama organ da bekliyor olabileceğini belirttim. Biz bu bir haftalık süreci organ bekleyerek de geçiriyor olabilirdik. Bunun sonucunda organın bulunmamasından dolayı Özlem’i bu şekilde de kaybedebilirdik. Bunu söyledikten sonra onlar da benimle aynı düşünceye sahip oldular. Ondan sonrasında gelen kötü haberden sonra zaten bizim bütün kararımız bu yöndeydi. Organ bağışı onaylandıktan sonra bütün hastane seferber oldu; çünkü Türkiye genelinde çok acil organ bekleyen hastalar varmış. Ben bizzat acilin önündeki araçları gördüm. Birden fazla cana umut olmak önemli. Eşim sadece bize, çocuğumuza değil aynı zamanda ihtiyacı olan hastalara da dokundu, umut oldu, can oldu. Herkesin acıdan dolayı aklıselim düşünemediği olabilir; ama organ bekleyen; çocuk olabilir, genç olabilir, yaşlı olabilir herkese dokunmak daha önemli. Yarın, öbür gün organ nakli hepimize ihtiyaç olabilir” dedi.