Gazetelerde Meksika'dan yardım etmek için gelen 'Arama-Kurtarma' ekibinin başkanına;

Silah dayatıldığı.

Araç ve gereçlerinin çalındığı.

Bilim insanlarının tüm uyarılarına karşın artçılar devam ederken bile,

Yeni inşaat makinelerinin bazı bölgelerde,

Çalıştırılmaya başladığı haberi var.

Bu akıl tutulması karşısında söylenecek şu olabilir.

''Depremde sadece binalar çökmedi, ahlak da çöktü.''

Bir yanda ulus olarak dayanışmanın en duyarlı örnekleri verilirken; 

Diğer yanda dertli insanları azarlayan,

Yüz ifadeleriyle acımasızlıklarını yansıtan bazı yetkililer.

Ölçüyü, kaçıranların ağzından,

Zorbalık, kin ve üstü kapalı intikam düşmüyor.

Görüldüğü gibi binalarla birlikte bir toplumda ahlak da çökebiliyormuş.

Öldüren yalnız bina değil, yaralayıcı davranışlar da öldürüyor insanları.

Felaketi yaşayanlar şu günlerde konuşmalarıyla, bağırmalarıyla

bir takım tepkiler gösteriyorsa;

Verdiği oyların bedelini canı ve malıyla ödediğini, 

Şimdi dile getirmek istiyor belki de.

Yetkililerin yapacakları tek şey;

Susmak, kabullenmek,

Ve özür dilemek olmalıdır.

Gerçekler ortadayken ne savunulmak isteniyor?

Yitip giden on binlerce canı kim geri getirebilir?

Dileyelim,

Acılar son bulsun.

Karanlık günler aydınlansın.

Kötülüğün, kötülerin yenildiği,

Cesaretin, huzurun olduğu günler gelsin.